Satın Alınan Cihazın Garanti süresi dolduktan sonra Üretim Hatası nedeniyle arızalanması..

vioft2nnt8|2000BDFC6638|yunusbirbilen|tbl_sayfa|metin|0xfdffd28400000000a801000001000100

SATIN ALINAN CIHAZIN GARANTI SÜRESI DOLDUKTAN SONRA ARIZALANMASI - AYIBIN HILE ILE GIZLENMESI

Televizyonun Anakartinda Meydana Gelen ve Görüntü Vermemesine Sebep Olan Arizanin Üretimden Kaynakli Gizli Ayip Mahiyetinde Oldugu Zamana Bagli Olarak Ortaya Çiktigi ve Kullanici Hatasinin Bulunmadiginin Tespit Edildigi - Satin Alinan Maldaki Üretimden Kaynakli Ayibin Agir Kusurla Tüketiciden Gizlendiginin Kabulü Gerektigi/Üretici Yaninda Saticinin da Tüketicinin Seçimlik Haklarindan Sorumlu Tutulmasi Gerektigi hakkinda.

T.C.
YARGITAY
HUKUK GENEL KURULU
E. 2017/13-650
K. 2020/301
T. 12.3.2020

AYIP IDDIASINA DAYALI TÜKETICININ KORUNMASI HAKKINDA KANUN ÇERÇEVESINDE ÜRÜN BEDELININ IADESI ISTEMI 

Televizyonun Anakartinda Meydana Gelen ve Görüntü Vermemesine Sebep Olan Arizanin Üretimden Kaynakli Gizli Ayip Mahiyetinde Oldugu Zamana Bagli Olarak Ortaya Çiktigi ve Kullanici Hatasinin Bulunmadiginin Tespit Edildigi - Satin Alinan Maldaki Üretimden Kaynakli Ayibin Agir Kusurla Tüketiciden Gizlendiginin Kabulü Gerektigi/Üretici Yaninda Saticinin da Tüketicinin Seçimlik Haklarindan Sorumlu Tutulmasi Gerektigi )

SATIN ALINAN CIHAZIN GARANTI SÜRESI DOLDUKTAN SONRA ARIZALANMASI 

Davaci Tüketicinin Sözlesme Tarihi Kosullarina Göre Yüksek Bir Bedelle Satin Aldigi Televizyondan Beklentisinin Ileri Teknolojiyle ve Titizlikle Üretilmis Kaliteli ve Saglam Bir Elektronik Cihaz Almak Oldugu - Cihazin Ariza Sebebiyle Kullanilamaz Hale Geldigi/Davacinin Onarim Talebine Garanti Süresinin Doldugu Belirtilerek Yüksek Tamir Ücreti Istendigi

ZAMANASIMI DEFININ YERINDE OLMAMASI 

Televizyonun Anakartinda Meydana Gelen ve Görüntü Vermemesine Sebep Olan Arizanin Üretimden Kaynakli Gizli Ayip Mahiyetinde Oldugunun Anlasildigi - Bir Elektronik Cihazin Anakartinin Onun Asli Fonksiyonlarini Yerine Getirmesini Sagladigi Genel Hayat Tecrübesiyle de Malum Oldugu ve Üretimden Kaynakli Ayibin Agir Kusurla Tüketiciden Gizlendiginin Kabulü Gerektigi/Davalinin Zamanasimi Defi Yerinde Görülmeyerek Verilen Direnme Kararinin Usul ve Yasaya Uygun Oldugu 

AYIBIN HILE ILE GIZLENMESI 

Ayipli Mal Hükümlerine Göre Satici ve Onunla Birlikte Mesul Olan Kisilerin Tüketicilerin Seçimlik Haklarindan Sorumlulugunun Zamanasimina Tabi Oldugu - TKHK'da Bu Süre Iki Yil ise de Kanun Koyucunun Bazi Durumlarda Bu Süreyle Bagli Olmanin Kanunun Ruhuna Aykiri Magduriyetler Doguracagini Öngörerek Ayibin Agir Kusur ve Hile ile Tüketiciden Gizlenmesi Haline Iliskin Istisnalar Getirdigi/Agir Kusur veya Hile ile Ayibin Gizlendigini Ispat Yükünün Tüketiciye Ait Oldugu

TÜKETIM MALININ BELLI BIR KULLANIM ÖMRÜ OLMASI

Üreticilerin Piyasaya Sürdükleri Dayanikli Tüketim Mallarinin Asli Parçalarini Olustururken Üründen Beklenen Mutat Ömrü Karsilayacak Donanimi Sunmasi Gerektigi - Tüketicinin Bu Hakli Beklenti ve Güvenle Hareket Ettigi/Garanti Süresinin Dolmasindan Sonra Üretimdeki Hata Sebebiyle Malin Tümüyle Islevsiz Hale Gelmesi Riskini ve Kusuru Olmamasina Ragmen Sorumlulugun Salt Kendisi Üzerinde Kalacagini Bilse Tüketicinin Mali Satin Almayacaginin Belirtildigi

818/m.96,125

4077/m.4,13

6098/m.146

Garanti Belgesi Uygulama Esaslarina Dair Yönetmelik/m.13

DAVA ÖZETI : 

Dava, ayip iddiasina dayali olarak 4077 Sayili Tüketicinin Korunmasi Hakkinda Kanun çerçevesinde ürün bedelinin iadesi istemine iliskindir.

Davaci tüketicinin, sözlesme tarihi kosullarina göre yüksek bir bedelle satin aldigi televizyondan beklentisinin, ileri teknolojiyle ve titizlikle üretilmis, kaliteli ve saglam bir elektronik cihaz almak oldugu açiktir. Ne var ki söz konusu cihaz garanti süresinin dolmasinin akabinde arizalanmis ve bu ariza sebebiyle kullanilamaz hale gelmistir. Davaci, onarim talep ettiginde garanti süresinin doldugu belirtilerek neredeyse yeni bir televizyon alabilecegi miktarda tamir ücreti istenmesi üzerine eldeki davayi açmak zorunda kaldigini ifade etmistir.

Yargilamada, televizyonun anakartinda meydana gelen ve görüntü vermemesine sebep olan arizanin üretimden kaynakli gizli ayip mahiyetinde oldugu, zamana bagli olarak ortaya çiktigi ve kullanici hatasinin bulunmadigi bilirkisi tarafindan tespit edilmistir. Bir elektronik cihazin anakartinin onun asli fonksiyonlarini yerine getirmesini sagladigi genel hayat tecrübesiyle de malumdur. Satin alinan maldaki üretimden kaynakli ayibin agir kusurla tüketiciden gizlendiginin kabulü gerekmekte olup üretici yaninda satici da tüketicinin seçimlik haklarindan sorumlu tutulmalidir.

Davalinin zamanasimi defi yerinde görülmeyerek verilen direnme karari usul ve yasaya uygun olup yerindedir.

DAVA : 1. Taraflar arasindaki “ayip nedeniyle sözlesmeden dönme ve bedel iadesi” davasindan dolayi yapilan yargilama sonunda, Ankara 5. Tüketici Mahkemesince verilen davanin kabulüne iliskin karar davali vekilinin temyizi üzerine Yargitay 13. Hukuk Dairesince yapilan inceleme sonunda bozulmus, Mahkemece Özel Daire bozma kararina karsi direnilmistir.

2. Direnme karari davali vekili tarafindan temyiz edilmistir.

3. Hukuk Genel Kurulunca dosyadaki belgeler incelendikten sonra geregi görüsüldü:

KARAR : I. YARGILAMA SÜRECI

Davaci Istemi:

4. Davaci 24.05.2012 tarihli dava dilekçesinde; 01.06.2009 tarihinde 4.500TL bedelle davalidan satin aldigi S. marka televizyonun 03.05.2012 tarihinde arizalandigini, yetkili servis ile görüsüldügünde cihazin garanti süresi doldugundan tamirin ücretli olarak yapilabileceginin söylendigini, arizanin televizyonun panelinden kaynaklandigini, bu teknolojideki bir televizyonda en önemli parçanin panel olmasi nedeniyle tamirinin gerektirdigi ücretle yeni bir televizyon dahi alinabilecegini, kullanim hatasi olmaksizin üretim hatasindan kaynaklanan bu tip bir arizanin cihazin kullanim süresini kisaltabilecegi hususunda kendisine servis tarafindan bilgi verildigini ancak ileri derecede teknik ve detayli bir analizi gerektirecek kadar gizli ayibi bünyesinde barindiran kusurlu cihazin mevcudiyeti hâlinde üreticilerin 818 Sayili Borçlar Kanunu'nun 96. maddesi çerçevesinde ve on yillik zamanasimina tabi sekilde sorumluluklarinin bulundugunu, cihaza ödenen ücret göz önüne alindiginda beklenen kalitenin saglanamadigini ve cihazin lüzumlu vasfinda ortaya çikan esasli kusurun kullanim ömrünü de kisalttigini ileri sürerek ürün bedelinin davalidan faiziyle tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmistir.

Davali Cevabi:

5. Davali vekili; 4077 Sayili Tüketicinin Korunmasi Hakkinda Kanun'un 13. ve Garanti Belgesi Uygulama Esaslarina Dair Yönetmelik'in 13. maddesi hükmü geregi müvekkilinin satilan mali garanti süresi içerisinde meydana gelen arizalar hâlinde ücretsiz onarim yükümlülügünde oldugunu, ancak davacinin iki yillik garanti süresi geçtikten çok sonra ortaya çikan ariza ile ilgili olarak açtigi davanin haksiz ve mesnetsiz bulundugunu, nitekim Kanun'un 4. maddesinde açikça ayip daha sonra ortaya çikmis olsa bile bu tip davalarda zamanasiminin malin tesliminden itibaren iki yil olarak düzenlendigini, davanin bu yönden de reddi gerektigini savunmustur.

Mahkeme Karari:

6. Ankara 5. Tüketici Mahkemesi'nin 14.02.2013 tarihli ve 2012/813 E., 2013/172 K. sayili karari ile; dava konusu televizyonun anakartinda meydana gelen arizanin üretimden kaynakli oldugu, zamanla ve kullanildikça ortaya çikan arizanin üründen beklenen faydanin saglanmasina engel teskil ettigi, davalinin söz konusu gizli ayip nedeniyle zamanasimindan faydalanamayacagi ve tüketicinin seçimlik haklarina karsi sorumlulugunun bulundugu gerekçesiyle davanin kabulüne, ürünün davaliya iadesiyle satis bedeli 4.500TL'nin iade tarihinden itibaren isleyecek faiziyle birlikte davalidan tahsiline karar verilmistir.

Özel Daire Bozma Karari:

7. Yerel Mahkemenin yukarida belirtilen kararina karsi süresi içinde davali vekili temyiz isteminde bulunmustur.

8. Yargitay 13. Hukuk Dairesinin 07.11.2013 tarihli ve 2013/15574 E., 2013/27664 K. sayili karari ile; “Dava, ayip iddiasina dayali olarak 4077 Sayili Tüketicinin Korunmasi Hakkinda Kanun çerçevesinde ürün bedelinin iadesi istemine iliskindir. Yapilan bilirkisi incelemesinde üründe anakart arizasinin bulundugu ve üretimden kaynakli gizli ayip teskil ettigi bildirilmis, mahkemece bu dogrultuda davanin kabulüne karar verilmistir. 4077 Sayili Kanun'un 13. maddesinde garanti süresinin malin teslimi ile baslayacagi, saticinin garanti belgesi kapsamindaki mallarin bu süre içerisinde arizalanmasi hâlinde mali hiçbir ücret talep etmeden tamir etmekle yükümlü oldugu, 4. maddesinde ise ayipli maldan sorumlulugun, ayip daha sonra ortaya çikmis olsa bile malin tüketiciye teslimi tarihinden itibaren iki yillik zamanasimina tabi oldugu, ayibin tüketiciden saglayicinin agir kusuru veya hilesi ile gizlenmesi hâlinde zamanasimi süresinin islemeyecegi açikça düzenlenmistir. 1.6.2009 tarihinde satin alinan televizyonun tesliminden itibaren yaklasik 3 yilin hitaminda ve garanti süresi dolduktan sonra arizalanmasi ve ayibin hile ile gizlendigi de ileri sürülüp ispatlanmamis olmasi karsisinda davanin reddi gerekirken yazili gerekçe ile kabulüne hükmedilmesi usul ve yasaya aykiri olup hükmün bozulmasini gerektirir…” seklindeki gerekçeyle hüküm bozulmustur.

Direnme Karari:

9. Mahkemece 27.03.2014 tarihli ve 2014/315 E., 2014/678 K. sayili karar ile; ilk karar gerekçelerinin yaninda “ürünün garanti süresi iki yil olmakla birlikte kullanim ömrünün 10 yil oldugu, oldukça pahali bir bedelle markasina ve kalitesine olan güven nedeniyle satin alinan ve kullanim ömrü 10 yil olan dava konusu ürünün davacinin kullanim hatasi olmaksizin kullanilamaz hâle geldigi, ürünün ana kartinin arizali oldugu anlasildigindan dosyada mevcut bilirkisi raporu dosya içerigine uygun hüküm kurmaya elverisli ve yeterli oldugu” seklindeki gerekçeyle direnme karari verilmistir.

Direnme Kararinin Temyizi:

10. Direnme karari süresi içinde davali vekili tarafindan temyiz edilmistir.

II. UYUSMAZLIK

11. Direnme yoluyla Hukuk Genel Kurulu önüne gelen uyusmazlik; garanti süresi dolduktan sonra meydana çikan üretimden kaynakli gizli ayip iddiasina dayali olarak tüketicinin bedel iadesi istemiyle açtigi davada 4077 Sayili Kanun'un 4. maddesinde ayiba karsi sorumluluk ile ilgili olarak düzenlenen iki yillik zamanasimi süresinin somut olay bakimindan uygulanmasinin mümkün olup olmadigi noktasinda toplanmaktadir.

III. GEREKÇE

12. Uyusmazligin çözümünde öncelikle zamanasimi kavramina kisaca deginmek gerekir.

13. 818 Sayili Borçlar Kanunu'nun (BK) 125-140., 6098 Türk Borçlar Kanunu'nun (TBK) 146-161. maddeleri arasinda düzenlenen zamanasimi, hakkin ileri sürülmesini engelleyici nitelikte olup alacak hakkinin alacakli tarafindan yasanin öngördügü süre ve kosullar içinde talep edilmemesi hâlinde dava yoluyla elde edilebilme olanagindan yoksun kalinmasi sonucunu dogurur.

14. Zamanasimina ugrayan alacagin tahsili hususunda devlet kendi gücünü kullanmaktan vazgeçmekte, böylece söz konusu alacagin ödenip ödenmemesi keyfiyeti borçlunun iradesine birakilmaktadir. Su hâlde zamanasimina ugrayan alacak ortadan kalkmamakla beraber artik dogal bir borç (Obligatio naturalis) hâline gelmektedir. Ancak belirtmek gerekir ki, alacagin salt zamanasimina ugramis olmasi, onun eksik bir borca dönüsmesi için yeterli olmayip borçlunun kendisine karsi açilmis olan alacak davasinda alacakliya yönelik bir def'ide bulunmasi sarttir (Reisoglu, S.: Borçlar Hukuku Genel Hükümler, Istanbul 1998, s.334 vd.; Kuru, B./A., R./Y., E.: Medeni Usul Hukuku, Ankara 1995, s.304 vd.; Üstündag, S.: Medeni Yargilama Hukuku, Istanbul 1997, s.346 vd.; Pekcanitez, H./Atalay, O./Özekes, M.: Medeni Usul Hukuku, Ankara 2009, s.323; HGK'nin 05.02.2019 tarihli ve 2018/21-523 E., 2019/70 K. sayili; 3.5.2006 tarihli ve 2006/4-232 E., 2006/269 K. sayili kararlari).

15. Yargitayin istikrar kazanmis son uygulamalarina göre, zamanasimi hukuki niteligi itibariyle, maddi hukuktan kaynaklanan bir defi olup, usul hukuku anlaminda ise bir savunma aracidir [Kuru, B.: Hukuk Muhakemeleri Usulü, Istanbul 2001, Cilt:II, s.1761; Von Tuhr,A.: Borçlar Hukuku (C. Edege Çevirisi), Ankara 1983, s.688 vd.; Canbolat, F.: Def'i ve Itiraz Arasindaki Farklar ve Ileri Sürülmesinin Hukuki Sonuçlari, EÜHF Dergisi, Cilt:III, Sayi:1, Kayseri 2008, s.255 vd.; HGK'nin 23.05.2019 tarihli ve 2017/13-563 E., 2019/605 K. sayili, 04.10.2018 tarihli ve 2017/4-1420 E., 2018/1419 K. sayili; 12.03.2014 tarihli ve 2013/4-544 E., 2013/315 K.sayili kararlari].

16. Nitekim, Türk-Isviçre ögretisinde agirlikli görüsün ve Isviçre Federal Mahkemesi'nin de, zamanasimini maddi hukuka iliskin bir kavram olarak kabul ettikleri anlasilmaktadir (Erdem, M.: Özel Hukukta Zamanasimi, 1. Baski, Istanbul 2010, s.8, dipnot 15-16).

17. Hem mülga BK'nin 125. maddesi hem de TBK'nin 146. maddesiyle alacak haklarinin tabi olacagi genel zamanasimi süresi on yil olarak düzenlemistir. Ancak madde metninde de açiklandigi üzere kanun koyucu tarafindan bunun aksine yasal düzenleme yapilabilir.

18. Nitekim yürürlük tarihi itibariyle somut uyusmazlikta uygulanmasi gereken 4077 Sayili TKHK'nin tüketicinin ayip nedeniyle sahip oldugu seçimlik haklara iliskin zamanasimi süresini öngören 4/4. maddesi su sekildedir:

“Bu madde ile ayiba karsi sorumlu tutulanlar, ayiba karsi daha uzun bir süre ile sorumluluk üstlenmemislerse, ayipli maldan sorumluluk, ayip daha sonra ortaya çikmis olsa bile malin tüketiciye teslimi tarihinden itibaren iki yillik zamanasimina tabidir. Bu süre konut ve tatil amaçli tasinmaz mallarda bes yildir. Ayipli malin neden oldugu her türlü zararlardan dolayi yapilacak talepler ise üç yillik zamanasimina tabidir. Bu talepler zarara sebep olan malin piyasaya sürüldügü günden baslayarak on yil sonra ortadan kalkar. Ancak, satilan malin ayibi, tüketiciden saticinin agir kusuru veya hile ile gizlenmisse zamanasimi süresinden yararlanilamaz.”

19. Bu düzenlemeye göre ayiptan sorumluluk, ayip sonradan ortaya çikmis olsa dahi iki (tatil amaçli tasinmazlarda bes) yillik zamanasimi süresiyle sinirlidir. Kural bu olmakla birlikte maddenin son cümlesinde istisna öngörülmüs ve agir kusur veya hile ile ayibi tüketiciden gizleyen saticinin zamanasimi süresinden yararlanamayacagi hüküm altina alinmistir.

20. Bir baska anlatimla; ayipli mal hükümlerine göre satici ve onunla birlikte mesul olan kisilerin tüketicilerin seçimlik haklarindan sorumlulugu, her alacak iddiasinda oldugu gibi, zamanasimina tabidir. TKHK'da bu süre yukarida açiklandigi üzere iki yil ise de kanun koyucu bu kisa süreli zamanasimini öngörürken bir yandan da bazi durumlarda bu süreyle bagli olmanin kanunun ruhuna aykiri magduriyetler doguracagini öngörerek ayibin agir kusur ve hile ile tüketiciden gizlenmesi hâline iliskin istisnalar getirmistir. Agir kusur veya hile ile ayibin gizlendigini ispat yükü kuskusuz tüketiciye aittir.

21. Bu açiklamalar isiginda somut uyusmazlik irdelendiginde; her tüketim malinin belli bir kullanim ömrü olmasi tabii ise de günümüz teknolojik kosullarinda üreticilerin piyasaya sürdükleri dayanikli tüketim mallarinin asli parçalarini olustururken üründen beklenen mutat ömrü karsilayacak donanimi sunmasi gerekir. Tüketici bu hakli beklenti ve güvenle hareket eder. Aksi hâlde, yani garanti süresinin dolmasindan sonra üretimdeki hata sebebiyle malin tümüyle islevsiz hâle gelmesi riskini ve hiçbir kusuru olmamasina ragmen bundan dogan sorumlulugunun salt kendisi üzerinde kalacagini bilse tüketici bu mali satin almayacaktir. Somut olayda davaci tüketicinin, sözlesme tarihi kosullarina göre yüksek bir bedelle satin aldigi televizyondan beklentisinin, ileri teknolojiyle ve titizlikle üretilmis, kaliteli ve saglam bir elektronik cihaz almak oldugu açiktir. Ne var ki söz konusu cihaz garanti süresinin dolmasinin akabinde arizalanmis ve bu ariza sebebiyle kullanilamaz hâle gelmistir. Davaci, onarim talep ettiginde garanti süresinin doldugu belirtilerek neredeyse yeni bir televizyon alabilecegi miktarda tamir ücreti istenmesi üzerine eldeki davayi açmak zorunda kaldigini ifade etmistir. Yapilan yargilamada, televizyonun anakartinda meydana gelen ve görüntü vermemesine sebep olan arizanin üretimden kaynakli gizli ayip mahiyetinde oldugu, zamana bagli olarak ortaya çiktigi ve kullanici hatasinin bulunmadigi bilirkisi tarafindan tespit edilmistir. Bir elektronik cihazin anakartinin onun asli fonksiyonlarini yerine getirmesini sagladigi genel hayat tecrübesiyle de malûmdur. Tüm bunlar birlikte degerlendirildiginde satin alinan maldaki üretimden kaynakli ayibin agir kusurla tüketiciden gizlendiginin kabulü gerekir. Bu hâlde üretici yaninda satici da tüketicinin seçimlik haklarindan sorumlu tutulmalidir.

22. Hâl böyle olunca Mahkemece davalinin zamanasimi defi yerinde görülmeyerek verilen direnme karari usul ve yasaya uygun olup yerindedir.

23. Sonuç itibariyle yukarida açiklanan genisletilmis gerekçelerle direnme kararinin onanmasi gerekir.

SONUÇ : Açiklanan nedenlerle;

Davali vekilinin temyiz itirazlarinin reddi ile direnme kararinin ONANMASINA,

Asagida dökümü yazili (282,15TL) harcin temyiz edenden alinmasina,

6100 Sayili Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun geçici 3. maddesine göre uygulanmakta olan 1086 Sayili Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 440/III-1. maddesine göre karar düzeltme yolu kapali olmak üzere 12.03.2020 tarihinde oybirligi ile kesin olarak karar verildi.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

kazanci.com.tr

 



Şimdi Ara
Hemen Sor