Cinsel istismar iddiasi sirasinda 8-9 yaslarinda olan magdurenin olaydan 8 yil sonra adli mercilere basvurarak dava açilmasi sonrasi Yargitay karari. Ceza Genel Kurulu 2021/371 E. , 2025/28 K. "Içtihat Metni" KARARI VEREN YARGITAY DAIRESI : (Kapatilan) 14. Ceza Dairesi MAHKEMESI :Ceza Dairesi SAYISI : 302-701 I. HUKUKÎ SÜREÇ Sanigin çocugun basit cinsel istismari suçundan 5237 sayili Türk Ceza Kanunu'nun 103/1-1. cümlesi, 43/2-1, 53 ve 63. maddeleri uyarinca 10 yil hapis cezasiyla cezalandirilmasina, hak yoksunluguna ve mahsuba iliskin Izmir 9. Agir Ceza Mahkemesince verilen 12.07.2019 tarihli ve 216-260 sayili hükme yönelik sanik müdafileri ve katilan ... vekili tarafindan istinaf basvurusunda bulunulmasi üzerine dosyayi inceleyen Izmir Bölge Adliye Mahkemesi 15. Ceza Dairesince durusma açilarak yapilan yargilama sonucunda 27.11.2019 tarih ve 2624-1500 sayi ile; Ilk Derece Mahkemesinin karari 5271 sayili Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 280/2. maddesi uyarinca kaldirilarak sanigin sarkintilik suretiyle çocugun cinsel istismari suçundan TCK'nin 103/1-2. cümlesi, 43/1, 53 ve 63. maddeleri uyarinca 3 yil 9 ay hapis cezasiyla cezalandirilmasina, hak yoksunluguna ve mahsuba karar verilmistir. Bu hükmün de sanik müdafileri tarafindan temyiz edilmesi üzerine dosyayi inceleyen Yargitay (Kapatilan) 14. Ceza Dairesince 01.02.2021 tarih ve 1032-793 sayi ile; ".. Olayin intikal sekli ve süresi, magdurenin asamalardaki çeliskili beyanlari, adli görüsme degerlendirme ile sosyal inceleme raporlarindaki gözlemler ve tüm dosya kapsami birlikte degerlendirildiginde, anigin müsnet suçu isledigine dair her türlü süpheden uzak, kesin ve inandirici delil bulunmadigi gözetilerek beraati yerine delillerin degerlendirilmesinde yanilgiya düsülerek yazili sekilde mahkumiyetine karar verilmesi..," isabetsizliginden bozulmasina karar verilmistir. Bölge Adliye Mahkemesi ise 28.04.2021 tarih ve 302-701 sayi ile "Magdurelerin birbirlerini dogrulayan ve sikayetçi olmamalarina ragmen asamalarda özünde degismeyen ayrintili cinsel istismarin nasil yapildigina iliskin beyanlarda bulunmus olmalari, ...'nin bu olayinin kolluga yansimasindan sonra ... ...'nun da sanigin gerçeklestirdigi cinsel istismar eylemlerini sikayet konusu yapilmasi, magdurlarin saniga iftira etmelerini gerektirir makul, kabul edilebilir ve hayatin olagan akisina uygun bir gerekçenin ileri sürülememis olmasi, sanigin ...'yi erkek arkadasindan ayirdigi için iftira ettigine iliskin iddiasinin da gerek ...'nin yasi ve gerekse diger magdur ...'nun ilk kez cinsel istismar olayinin yasandigi parkta ki hadise konusunda özünde degismeyen beyanlarda bulunmus olmalari ve magdure ...'nin ... isimli kisiyle 1-2 ay kadar duygusal bir arkadasliginin oldugunu belirtip tanik olarak dinlenen ...'in ise 1 hafta kadar duygusal bir yakinliginin oldugunu belirtmesi, bu duygusal yakinlikla ilgili olarak okulunun yaninda ki parkta bir iki kez sabah saatlerinde bulusmadan öteye geçmeyen bir arkadasliklarinin olmasi" seklindeki gerekçeyle bozma kararina direnerek önceki hüküm gibi sanigin mahkûmiyetine karar vermistir. Direnme kararina konu bu hükmün, sanik müdafileri ve katilan ... vekili tarafindan temyiz edilmesi üzerine, Yargitay Cumhuriyet Bassavciliginin 15.06.2021 tarihli ve 73519 sayili bozma istekli teblignamesi ile dosya CMK'nin 307. maddesi uyarinca kararina direnilen Daireye gönderilmis, ayni madde uyarinca inceleme yapan Yargitay 9. Ceza Dairesince 13.10.2021 tarih, 23476-8383 sayi ve oy çoklugu ile direnme kararinin yerinde görülmemesi üzerine Yargitay Birinci Baskanligina gönderilen dosya, Ceza Genel Kurulunca degerlendirilmis ve açiklanan nedenlerle karara baglanmistir. II. UYUSMAZLIK KONUSU Direnmenin kapsamina göre inceleme sanigin magdure ...’e yönelik eylemiyle sinirli olarak yapilmistir. Özel Daire çogunlugu ile Bölge Adliye Mahkemesi arasinda olusan ve Ceza Genel Kurulunca çözümlenmesi gereken uyusmazlik; sanigin, magdure ...’e yönelik eyleminin sabit olup olmadiginin belirlenmesine iliskindir. III. OLAY VE OLGULAR Incelenen dosya kapsamindan; Sanik ...'in magdure ...'in teyzesinin damadi oldugu, 16.03.2018 tarihinde psikolog tarafindan magdure hakkinda düzenlenen adli görüsme ve degerlendirme raporuna göre; magdurenin kendisine sorulan sorulara detayli cevaplar verdigi, ifadelerinde tutarli ve iletisime açik bir tutum sergiledigi, magdurenin cinsel istismara ugradigi kanaatine varildigi, Anlasilmistir. Magdure ...; sanigin inceleme disi magdure ... ve kendisini parka götürdügünü, parka dogru yürürlerken sanigin bazen elini tuttugunu, bazen kolunu omuzuna attigini, bir ara sanigin ...'yi biraktigini ve elini kendisinin cinsel organina götürdügünü, ...'nin bu durumu görmedigini, daha sonra parkta dondurma yediklerini, sanigin sapik sapik seyler söyledigini, "Görmek ister misiniz?" dedigini, saniga cevap vermediklerini, kendi aralarinda konustuklarini, çünkü saniktan korktuklarini, bir ara sanigin kendilerini karanlik olan baska bir yere götürmeye çalistigini, bunun üzerine ... ile birlikte bulunduklari yerden kaçtiklarini ve eve gittiklerini, bu olayin sekiz yil önce yasandigini, inceleme disi magdure ...'nin yazlari ve hafta sonlari sanigin evinde kaldigini, kendisiyle görüstügünde ...'nin "... bak yine böyle yapti, ben üstümü degistirirken odaya girmeye çalisti." dedigini, 2017 yilinin baslarinda sanigin esi tanik ...'ye kalmaya gittigini, sanigin uyandiginda yüzünü oksayip "Hadi kalk canim yegenim." dedigini, annesi ile birlikte sanigin evlerine gittiklerinde sanigin hem annesine hem de kendisine sarildigini, bu sirada sanigin cinsel organinin, vücuduna degdigini hissettigini, sanigin bu hareketlerini esi olan tanik ... varken yapmadigini, 2017 yilinda tanik ...'nin kiz kardesinin evlenmesi sebebiyle onlarda kaldiklarini, inceleme disi magdure ...'yle birlikte ayni odada kaldiklarini, bir ara uyandiginda ...'nin arkasinda sanigin yattigini gördügünü, hatta sanigin, kendisine "Sen uyu." dedigini, uyandiktan sonra ...'ye bu durumu sordugunu, ancak ...'nin "Hayir, ben fark etmedim." dedigini, sanigin bu davranislarini çocuklarina da gerçeklestirme ihtimali oldugundan cezalandirilmasini istedigini, sikâyetçi oldugunu, Inceleme disi magdure ...; 9 yasindayken enistesi olan sanigin magdure ... ile birlikte kendilerini parka götürmek istedigini ve birlikte parka gittiklerini, parkta oyun oynadiktan sonra sanigin birden bire "Öpelim birbirimizi" tarzinda bir muhabbet baslattigini, sanigin anlatmak istediginin iliskiye girmek oldugunu, magdure ... ile birlikte kaçtiklarini, sanigin sarilmasinin iyi niyetli bir sarilma olmadigini, kendilerine sapikça yaklastigini, eve döndüklerinde ailelerinin kendilerine inanmayacagini düsünerek bu olaydan bahsetmediklerini, Tanik ...; inceleme disi magdure ...'nin okulunda ... ögretmeni olarak görev yaptigini, 26.02.2018 günü ...'nin yanina gelerek "Hocam ablamin esi bana 8 yildir tecavüz ediyor." dedigini, bunun üzerine olayi rehberlik ögretmenine bildirdiklerini, Tanik ...; inceleme disi magdure ...'nin okulunda ... ögretmeni olarak görev yaptigini, iki yil kadar önce ...'nin yanina gelip ablasinin kocasi tarafindan tacize maruz kaldigini ve bunun yaklasik alti yildir sürdügünü anlattigini, Sanik ...; inceleme disi magdure ...'nin, baldizi oldugunu ve son bir yildir onu evine kabul etmedigini, çünkü yaklasik iki buçuk yil önce esinin hamile oldugu zamanda inceleme disi magdure ...'nin kendileriyle birlikte ayni evde kaldigini, ... ve yaninda çalisan tanik ...'in tadilat isi yapilirken yakinlasip arkadas olduklarini, hatta onlari bir seferinde disarida gezerlerken gördügünü, yaslarinin küçük olmasi sebebiyle kendilerine tepki gösterdigini, sonrasinda tanik ...'in ...'den ayrildigini, bunun üzerine ...'nin kendisine "Senin basina is açarim." seklinde söylemlerde bulundugunu, bu sebeple inceleme disi magdur ... ile aralarinda bir sogukluk yasandigini, daha sonra kendisinden özür dileyen ...'nin, esi olan ablasini kiskandigini, suçlamalari kabul etmedigini savunmustur. IV. GEREKÇE Anayasi’nin 138/1. ve CMK’nin 217/1. maddeleri ile Anayasa’nin 38. ve IHAS’nin 6/2. maddeleri sarahatine göre ispat hukuku bakimindan vicdani kanaat esasini benimseyen Ceza muhakememizin amaci, maddi gerçegi insan onuruna yarasir biçimde ortaya çikarmaktir. Geçmiste yasanan ya da yasandigi iddia olunan bu vakiayi/maddi gerçekligi, olay mahkemesi yapacagi ögrenme yargilamasi ile taraflar ve delillerle dogrudan muhatap olup muhakeme hukukuna iliskin normlar dogrultusunda, gerektiginde mantik ilminden ve tecrübe kurallarindan da faydalanarak sonradan mahkeme önünde temsil etmeye çalisacak, böylece sezgileriyle degil akil yoluyla vicdani kanaate ulasarak (Metin Feyzioglu, Ceza Muhakemesinde Vicdani Kanaat, Yetkin Yayinevi, s. 139) maddi sorunu çözecektir. Bu yetki münhasiran olay mahkemesine aittir. Vicdani kanaate ulasilmasi, isnat olunan fiilin ispatlandigi anlamina gelir. Bu nedenle, vicdani kanaat hukuki sorunla degil, maddi sorunla ilgili bir kavramdir ve vicdani kanaate ulasacak makam da maddi uyusmazligi çözmeye yetkili derece mahkemeleridir. Hukuki sorunun çözümünde vicdani kanaat ölçütü kullanilamaz. Çünkü; hukuki sorunun dogru çözümü, maddi olaya uygulanmasi gereken hukuk kurallarinin dogru bulunmasi ve dogru yorumlanmasi ile ilgilidir. Vicdani ispat sisteminde hâkimler, hür vicdanlarina göre hüküm verirler. Her türlü delil araci, kural olarak kullanilabilir ve bunlar serbestçe degerlendirilir. Ancak bu serbestligin sinirini yine hukuk belirler. Nitekim, Anayasa’nin 138/1. maddesine göre hâkim, vicdani kanaatini olustururken, Anayasa’nin, kanunlarin ve hukukun çizdigi çerçevede kalmak zorundadir. Delil araçlarinin ne zaman ve kimler tarafindan ikame edilebilecegi, bunlarin muhakemede tabi tutulacaklari islemler, delil araci ikame taleplerinin hangi sartlarda ret olunabilecegi, çelisme yönteminin nasil hayata geçirilecegi, delil araci yasaklarinin neler oldugu gibi konular hukuk tarafindan düzenlenir (Feyzioglu, s. 357). Kural olarak delillerle dogrudan temas kurmayan ve ögrenme yargilamasi yapamayan Yargitayin, hukuka uygun olarak elde edilen delilleri takdir etme ve bu suretle ilk derece mahkemelerinin vicdani kanaatini denetleme, aslinda olayin nasil cereyan ettigini ortaya koyma imkani bulunmamaktadir. Ancak hükmün gerekçesini esas alarak, bu delillerle varilan sonucun/kabul edilen maddi vakianin, akil yürütme/mantik kurallarina, genel hayat tecrübelerine ve bilimsel kaidelere uygun olup olmadigini denetleyebileceginde de kusku yoktur. 288. maddenin Hükûmet Tasarisi'ndaki gerekçesinde bu duruma: "Delillerin yanlis degerlendirilmesi, kurallarin yorumunu ve eylemin gerçek niteliginin saptanmasini etkilediginde elbetteki hukuka aykirilik olusturur." denilerek isaret edilmistir. Uygulama da bu sekilde istikrar kazanmistir. Doktrinde Yenisey ayni düsünceyi; "Bir hukuk normu olmayan fizik ve mantik kurallari ve tecrübe kaidesi, bir hukuk normu gibi ele alinarak bunlara aykiri olan vicdani kanaatin denetlenmesine imkan saglamaktadir." (Feridun Yenisey, Istinafta Maddi Ve Hukuki Mesele Denetimi, Dr. Dr. Silvia Tellenbach'a Armagan, Seçkin Yayinlari, s. 1282) diyerek benimsendigini ifade etmistir. Çünkü; saglikli bir hukuki denetimin ön sarti, maddi vakianin usulüne uygun, tam ve dogru olarak belirlenmis olmasidir. Ceza yargilamasinda kanit serbestligi ilkesi basligi altinda toplayabilecegimiz temel prensiplere göre; a) Herseyin kanit olabilecegi (hukuka uygun yöntemlerle elde edilmis), b) Ilgililerin kanit ileri sürebilecekleri, c) Hâkimin kendiliginden kanit arastirabilecegi, (hatta zorunlu olarak arastirmasi gerektigi), d) Kanit ileri sürmede zaman kisitlamasi olamayacagi, e) Kanitlama külfetinin saniga yüklenemeyecegi, f) Kanit degerlendirmede hâkimi baglayan üstün kanitin söz konusu olmayip hâkimin tüm kanitlari serbestçe degerlendirebilecegi, (vicdani kanaat) ceza yargilamasinin temel ilkeleridir. Bu ilkelerin birinden dahi vazgeçmek, ceza yargilamasinin temel ilke ve yapisina aykiri davranmak anlamini tasir (YCGK, 08.04.1991 tarihli ve 81-111 sayili). Amaci, somut olayda maddi gerçege ulasarak adeleti saglamak, suçu isledigi sabit olan faili cezalandirmak, kamu düzeninin bozulmasini önlemek ve bozulan kamu düzenini yeniden tesis etmek olan ceza muhakemesinin en önemli ve evrensel nitelikteki ilkelerinden birisi de ögreti ve uygulamada; suçsuzluk ya da masumiyet karinesi olarak adlandirilan kuralin bir uzantisi olan ve Latincede; in dubio pro reo olarak ifade edilen süpheden sanik yararlanir ilkesidir. Bu ilkenin özü, ceza davasinda sanigin mahkûmiyetine karar verilebilmesi bakimindan göz önünde bulundurulmasi gereken herhangi bir soruna iliskin süphenin, mutlaka sanik yararina degerlendirilmesidir. Oldukça genis bir uygulama alani bulunan bu kural, dava konusu suçun islenip islenmedigi, islenmisse sanik tarafindan islenip islenmedigi veya gerçeklestirilme biçimi konusunda bir süphe belirmesi halinde de geçerlidir. Sanigin bir suçtan cezalandirilabilmesinin temel sarti, suçun hiçbir süpheye mahal birakmayacak kesinlikte ispat edilmesidir. Gerçeklesme sekli süpheli veya tam olarak aydinlatilamamis olay ve iddialar sanigin aleyhine yorumlanarak mahkûmiyet hükmü kurulamaz. Ceza mahkumiyeti; herhangi bir ihtimale degil, kesin ve açik ispata dayanmali, bu ispat hiçbir süphe ya da baska türlü olusa imkan vermemelidir. Toplanan delillerin bir kismina gözetilip diger kismi gözardi edilerek ulasilan kanaat üzerinden yüksek de olsa bir ihtimale sanigi cezalandirmak, ceza muhakemesinin en önemli amaci olan gerçege ulasmadan hüküm vermek anlamina gelecektir (YCGK, 11.6.2013 tarihli ve 36-294 sayili). Su hâlde, saniga isnat edilen fiilin sanik tarafindan icra edildiginin kabulü için, gerekçeli ve muhtemel süphenin tamamen yenilmesi gerekir. Zira kabili te'lif olmayan süphe ile gerçegin yan yana mevcudiyeti ile vicdani kanaate ulasilmasinin, mantik ve hukuk kurallari bakimindan mümkün oldugu söylenemez. Bu açiklamalar isiginda somut olay degerlendirildiginde; Olay tarihi itibariyla 8-9 yaslarinda olan magdure ...'in, teyzesinin damadi olan sanik tarafindan, yanlarinda inceleme disi magdure ... de oldugu hâlde parka götürüldügünü, bu sirada elinden tutan sanigin bir süre sonra elini kendi cinsel organina degdirecek sekilde çektigi, parkta otururken de cinsel organini kastederek "Görmek ister misin? Göstereyim mi?" dedigi, bunun üzerine magdurenin inceleme disi magdure ... ile birlikte olay yerinden kaçtigi, 2017 yilinin baslarinda da evine gittigi sanigin, cinsel organini hissedecegi sekilde magdureye sarildigi iddia edilen olayda; Olayi yaklasik sekiz yil sonra adli mercilere intikal ettiren inceleme disi magdure ...'nin magdure ...'ya yönelik herhangi bir eylemden bahsetmemesi, bu itibarla magdurenin saniga yönelik cinsel istismar iddialarinin soyut nitelik tasimasi ve sanigin tüm asamalarda magdureye yönelik cinsel istismarda bulunmadigina dair aksi kanitlanamayan savunmalari birlikte degerlendirildiginde; mahallinde ikame olunan ve tartisilan delillerin, gerekçeli/muhtemel süphenin tamamen ortadan kaldirilmasi ve sanigin müsnet sarkintilik suretiyle çocugun cinsel istismari suçunu isledigi yönünde vicdani kanaat olusmasi için yeterli olmadigi anlasilmakla in dubio pro reo/süpheden sanik yararlanir ilkesi geregince ispat edilemeyen suçtan beraat karari verilmesi gerektigi kabul edilmelidir. Bu itibarla, Bölge Adliye Mahkemesinin direnme kararina konu mahkûmiyet hükmünün bozulmasina karar verilmelidir. Çogunluk görüsüne katilmayan alti Ceza Genel Kurulu Üyesi; saniga isnat edilen sarkintilik suretiyle çocugun cinsel istismari suçunun sabit olmasi nedeniyle Bölge Adliye Mahkemesinin direnme gerekçesinin isabetli oldugu düsüncesiyle karsi oy kullanmislardir. V. KARAR Açiklanan nedenlerle; 1- Izmir Bölge Adliye Mahkemesi 15. Ceza Dairesinin 28.04.2021 tarihli ve 302-701 sayili direnme kararina konu mahkûmiyet hükmünün gerekçesinin ISABETLI OLMADIGINA, söz konusu hükmün, magdure ...’e yönelik sarkintilik suretiyle çocugun cinsel istismari suçunun sabit olmadiginin gözetilmemesi isabetsizliginden BOZULMASINA, 2- Dosyanin, Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmek üzere Yargitay Cumhuriyet Bassavciligina TEVDIINE, 15.01.2025 tarihinde yapilan müzakerede oy çokluguyla karar verildi. yargitay.gov.tr
Cinsel istismar iddiasi sirasinda 8-9 yaslarinda olan magdurenin olaydan 8 yil sonra adli mercilere basvurarak dava açilmasi sonrasi Yargitay karari.
Ceza Genel Kurulu 2021/371 E. , 2025/28 K.
"Içtihat Metni"
Sanigin çocugun basit cinsel istismari suçundan 5237 sayili Türk Ceza Kanunu'nun 103/1-1. cümlesi, 43/2-1, 53 ve 63. maddeleri uyarinca 10 yil hapis cezasiyla cezalandirilmasina, hak yoksunluguna ve mahsuba iliskin Izmir 9. Agir Ceza Mahkemesince verilen 12.07.2019 tarihli ve 216-260 sayili hükme yönelik sanik müdafileri ve katilan ... vekili tarafindan istinaf basvurusunda bulunulmasi üzerine dosyayi inceleyen Izmir Bölge Adliye Mahkemesi 15. Ceza Dairesince durusma açilarak yapilan yargilama sonucunda 27.11.2019 tarih ve 2624-1500 sayi ile; Ilk Derece Mahkemesinin karari 5271 sayili Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 280/2. maddesi uyarinca kaldirilarak sanigin sarkintilik suretiyle çocugun cinsel istismari suçundan TCK'nin 103/1-2. cümlesi, 43/1, 53 ve 63. maddeleri uyarinca 3 yil 9 ay hapis cezasiyla cezalandirilmasina, hak yoksunluguna ve mahsuba karar verilmistir. Bu hükmün de sanik müdafileri tarafindan temyiz edilmesi üzerine dosyayi inceleyen Yargitay (Kapatilan) 14. Ceza Dairesince 01.02.2021 tarih ve 1032-793 sayi ile; ".. Olayin intikal sekli ve süresi, magdurenin asamalardaki çeliskili beyanlari, adli görüsme degerlendirme ile sosyal inceleme raporlarindaki gözlemler ve tüm dosya kapsami birlikte degerlendirildiginde, anigin müsnet suçu isledigine dair her türlü süpheden uzak, kesin ve inandirici delil bulunmadigi gözetilerek beraati yerine delillerin degerlendirilmesinde yanilgiya düsülerek yazili sekilde mahkumiyetine karar verilmesi..," isabetsizliginden bozulmasina karar verilmistir. Bölge Adliye Mahkemesi ise 28.04.2021 tarih ve 302-701 sayi ile "Magdurelerin birbirlerini dogrulayan ve sikayetçi olmamalarina ragmen asamalarda özünde degismeyen ayrintili cinsel istismarin nasil yapildigina iliskin beyanlarda bulunmus olmalari, ...'nin bu olayinin kolluga yansimasindan sonra ... ...'nun da sanigin gerçeklestirdigi cinsel istismar eylemlerini sikayet konusu yapilmasi, magdurlarin saniga iftira etmelerini gerektirir makul, kabul edilebilir ve hayatin olagan akisina uygun bir gerekçenin ileri sürülememis olmasi, sanigin ...'yi erkek arkadasindan ayirdigi için iftira ettigine iliskin iddiasinin da gerek ...'nin yasi ve gerekse diger magdur ...'nun ilk kez cinsel istismar olayinin yasandigi parkta ki hadise konusunda özünde degismeyen beyanlarda bulunmus olmalari ve magdure ...'nin ... isimli kisiyle 1-2 ay kadar duygusal bir arkadasliginin oldugunu belirtip tanik olarak dinlenen ...'in ise 1 hafta kadar duygusal bir yakinliginin oldugunu belirtmesi, bu duygusal yakinlikla ilgili olarak okulunun yaninda ki parkta bir iki kez sabah saatlerinde bulusmadan öteye geçmeyen bir arkadasliklarinin olmasi" seklindeki gerekçeyle bozma kararina direnerek önceki hüküm gibi sanigin mahkûmiyetine karar vermistir. Direnme kararina konu bu hükmün, sanik müdafileri ve katilan ... vekili tarafindan temyiz edilmesi üzerine, Yargitay Cumhuriyet Bassavciliginin 15.06.2021 tarihli ve 73519 sayili bozma istekli teblignamesi ile dosya CMK'nin 307. maddesi uyarinca kararina direnilen Daireye gönderilmis, ayni madde uyarinca inceleme yapan Yargitay 9. Ceza Dairesince 13.10.2021 tarih, 23476-8383 sayi ve oy çoklugu ile direnme kararinin yerinde görülmemesi üzerine Yargitay Birinci Baskanligina gönderilen dosya, Ceza Genel Kurulunca degerlendirilmis ve açiklanan nedenlerle karara baglanmistir.
Direnmenin kapsamina göre inceleme sanigin magdure ...’e yönelik eylemiyle sinirli olarak yapilmistir. Özel Daire çogunlugu ile Bölge Adliye Mahkemesi arasinda olusan ve Ceza Genel Kurulunca çözümlenmesi gereken uyusmazlik; sanigin, magdure ...’e yönelik eyleminin sabit olup olmadiginin belirlenmesine iliskindir. III. OLAY VE OLGULAR Incelenen dosya kapsamindan; Sanik ...'in magdure ...'in teyzesinin damadi oldugu, 16.03.2018 tarihinde psikolog tarafindan magdure hakkinda düzenlenen adli görüsme ve degerlendirme raporuna göre; magdurenin kendisine sorulan sorulara detayli cevaplar verdigi, ifadelerinde tutarli ve iletisime açik bir tutum sergiledigi, magdurenin cinsel istismara ugradigi kanaatine varildigi, Anlasilmistir. Magdure ...; sanigin inceleme disi magdure ... ve kendisini parka götürdügünü, parka dogru yürürlerken sanigin bazen elini tuttugunu, bazen kolunu omuzuna attigini, bir ara sanigin ...'yi biraktigini ve elini kendisinin cinsel organina götürdügünü, ...'nin bu durumu görmedigini, daha sonra parkta dondurma yediklerini, sanigin sapik sapik seyler söyledigini, "Görmek ister misiniz?" dedigini, saniga cevap vermediklerini, kendi aralarinda konustuklarini, çünkü saniktan korktuklarini, bir ara sanigin kendilerini karanlik olan baska bir yere götürmeye çalistigini, bunun üzerine ... ile birlikte bulunduklari yerden kaçtiklarini ve eve gittiklerini, bu olayin sekiz yil önce yasandigini, inceleme disi magdure ...'nin yazlari ve hafta sonlari sanigin evinde kaldigini, kendisiyle görüstügünde ...'nin "... bak yine böyle yapti, ben üstümü degistirirken odaya girmeye çalisti." dedigini, 2017 yilinin baslarinda sanigin esi tanik ...'ye kalmaya gittigini, sanigin uyandiginda yüzünü oksayip "Hadi kalk canim yegenim." dedigini, annesi ile birlikte sanigin evlerine gittiklerinde sanigin hem annesine hem de kendisine sarildigini, bu sirada sanigin cinsel organinin, vücuduna degdigini hissettigini, sanigin bu hareketlerini esi olan tanik ... varken yapmadigini, 2017 yilinda tanik ...'nin kiz kardesinin evlenmesi sebebiyle onlarda kaldiklarini, inceleme disi magdure ...'yle birlikte ayni odada kaldiklarini, bir ara uyandiginda ...'nin arkasinda sanigin yattigini gördügünü, hatta sanigin, kendisine "Sen uyu." dedigini, uyandiktan sonra ...'ye bu durumu sordugunu, ancak ...'nin "Hayir, ben fark etmedim." dedigini, sanigin bu davranislarini çocuklarina da gerçeklestirme ihtimali oldugundan cezalandirilmasini istedigini, sikâyetçi oldugunu, Inceleme disi magdure ...; 9 yasindayken enistesi olan sanigin magdure ... ile birlikte kendilerini parka götürmek istedigini ve birlikte parka gittiklerini, parkta oyun oynadiktan sonra sanigin birden bire "Öpelim birbirimizi" tarzinda bir muhabbet baslattigini, sanigin anlatmak istediginin iliskiye girmek oldugunu, magdure ... ile birlikte kaçtiklarini, sanigin sarilmasinin iyi niyetli bir sarilma olmadigini, kendilerine sapikça yaklastigini, eve döndüklerinde ailelerinin kendilerine inanmayacagini düsünerek bu olaydan bahsetmediklerini, Tanik ...; inceleme disi magdure ...'nin okulunda ... ögretmeni olarak görev yaptigini, 26.02.2018 günü ...'nin yanina gelerek "Hocam ablamin esi bana 8 yildir tecavüz ediyor." dedigini, bunun üzerine olayi rehberlik ögretmenine bildirdiklerini, Tanik ...; inceleme disi magdure ...'nin okulunda ... ögretmeni olarak görev yaptigini, iki yil kadar önce ...'nin yanina gelip ablasinin kocasi tarafindan tacize maruz kaldigini ve bunun yaklasik alti yildir sürdügünü anlattigini, Sanik ...; inceleme disi magdure ...'nin, baldizi oldugunu ve son bir yildir onu evine kabul etmedigini, çünkü yaklasik iki buçuk yil önce esinin hamile oldugu zamanda inceleme disi magdure ...'nin kendileriyle birlikte ayni evde kaldigini, ... ve yaninda çalisan tanik ...'in tadilat isi yapilirken yakinlasip arkadas olduklarini, hatta onlari bir seferinde disarida gezerlerken gördügünü, yaslarinin küçük olmasi sebebiyle kendilerine tepki gösterdigini, sonrasinda tanik ...'in ...'den ayrildigini, bunun üzerine ...'nin kendisine "Senin basina is açarim." seklinde söylemlerde bulundugunu, bu sebeple inceleme disi magdur ... ile aralarinda bir sogukluk yasandigini, daha sonra kendisinden özür dileyen ...'nin, esi olan ablasini kiskandigini, suçlamalari kabul etmedigini savunmustur. IV. GEREKÇE
Anayasi’nin 138/1. ve CMK’nin 217/1. maddeleri ile Anayasa’nin 38. ve IHAS’nin 6/2. maddeleri sarahatine göre ispat hukuku bakimindan vicdani kanaat esasini benimseyen Ceza muhakememizin amaci, maddi gerçegi insan onuruna yarasir biçimde ortaya çikarmaktir. Geçmiste yasanan ya da yasandigi iddia olunan bu vakiayi/maddi gerçekligi, olay mahkemesi yapacagi ögrenme yargilamasi ile taraflar ve delillerle dogrudan muhatap olup muhakeme hukukuna iliskin normlar dogrultusunda, gerektiginde mantik ilminden ve tecrübe kurallarindan da faydalanarak sonradan mahkeme önünde temsil etmeye çalisacak, böylece sezgileriyle degil akil yoluyla vicdani kanaate ulasarak (Metin Feyzioglu, Ceza Muhakemesinde Vicdani Kanaat, Yetkin Yayinevi, s. 139) maddi sorunu çözecektir. Bu yetki münhasiran olay mahkemesine aittir. Vicdani kanaate ulasilmasi, isnat olunan fiilin ispatlandigi anlamina gelir. Bu nedenle, vicdani kanaat hukuki sorunla degil, maddi sorunla ilgili bir kavramdir ve vicdani kanaate ulasacak makam da maddi uyusmazligi çözmeye yetkili derece mahkemeleridir. Hukuki sorunun çözümünde vicdani kanaat ölçütü kullanilamaz. Çünkü; hukuki sorunun dogru çözümü, maddi olaya uygulanmasi gereken hukuk kurallarinin dogru bulunmasi ve dogru yorumlanmasi ile ilgilidir. Vicdani ispat sisteminde hâkimler, hür vicdanlarina göre hüküm verirler. Her türlü delil araci, kural olarak kullanilabilir ve bunlar serbestçe degerlendirilir. Ancak bu serbestligin sinirini yine hukuk belirler. Nitekim, Anayasa’nin 138/1. maddesine göre hâkim, vicdani kanaatini olustururken, Anayasa’nin, kanunlarin ve hukukun çizdigi çerçevede kalmak zorundadir. Delil araçlarinin ne zaman ve kimler tarafindan ikame edilebilecegi, bunlarin muhakemede tabi tutulacaklari islemler, delil araci ikame taleplerinin hangi sartlarda ret olunabilecegi, çelisme yönteminin nasil hayata geçirilecegi, delil araci yasaklarinin neler oldugu gibi konular hukuk tarafindan düzenlenir (Feyzioglu, s. 357). Kural olarak delillerle dogrudan temas kurmayan ve ögrenme yargilamasi yapamayan Yargitayin, hukuka uygun olarak elde edilen delilleri takdir etme ve bu suretle ilk derece mahkemelerinin vicdani kanaatini denetleme, aslinda olayin nasil cereyan ettigini ortaya koyma imkani bulunmamaktadir. Ancak hükmün gerekçesini esas alarak, bu delillerle varilan sonucun/kabul edilen maddi vakianin, akil yürütme/mantik kurallarina, genel hayat tecrübelerine ve bilimsel kaidelere uygun olup olmadigini denetleyebileceginde de kusku yoktur. 288. maddenin Hükûmet Tasarisi'ndaki gerekçesinde bu duruma: "Delillerin yanlis degerlendirilmesi, kurallarin yorumunu ve eylemin gerçek niteliginin saptanmasini etkilediginde elbetteki hukuka aykirilik olusturur." denilerek isaret edilmistir. Uygulama da bu sekilde istikrar kazanmistir. Doktrinde Yenisey ayni düsünceyi; "Bir hukuk normu olmayan fizik ve mantik kurallari ve tecrübe kaidesi, bir hukuk normu gibi ele alinarak bunlara aykiri olan vicdani kanaatin denetlenmesine imkan saglamaktadir." (Feridun Yenisey, Istinafta Maddi Ve Hukuki Mesele Denetimi, Dr. Dr. Silvia Tellenbach'a Armagan, Seçkin Yayinlari, s. 1282) diyerek benimsendigini ifade etmistir. Çünkü; saglikli bir hukuki denetimin ön sarti, maddi vakianin usulüne uygun, tam ve dogru olarak belirlenmis olmasidir. Ceza yargilamasinda kanit serbestligi ilkesi basligi altinda toplayabilecegimiz temel prensiplere göre; a) Herseyin kanit olabilecegi (hukuka uygun yöntemlerle elde edilmis), b) Ilgililerin kanit ileri sürebilecekleri, c) Hâkimin kendiliginden kanit arastirabilecegi, (hatta zorunlu olarak arastirmasi gerektigi), d) Kanit ileri sürmede zaman kisitlamasi olamayacagi, e) Kanitlama külfetinin saniga yüklenemeyecegi, f) Kanit degerlendirmede hâkimi baglayan üstün kanitin söz konusu olmayip hâkimin tüm kanitlari serbestçe degerlendirebilecegi, (vicdani kanaat) ceza yargilamasinin temel ilkeleridir. Bu ilkelerin birinden dahi vazgeçmek, ceza yargilamasinin temel ilke ve yapisina aykiri davranmak anlamini tasir (YCGK, 08.04.1991 tarihli ve 81-111 sayili). Amaci, somut olayda maddi gerçege ulasarak adeleti saglamak, suçu isledigi sabit olan faili cezalandirmak, kamu düzeninin bozulmasini önlemek ve bozulan kamu düzenini yeniden tesis etmek olan ceza muhakemesinin en önemli ve evrensel nitelikteki ilkelerinden birisi de ögreti ve uygulamada; suçsuzluk ya da masumiyet karinesi olarak adlandirilan kuralin bir uzantisi olan ve Latincede; in dubio pro reo olarak ifade edilen süpheden sanik yararlanir ilkesidir. Bu ilkenin özü, ceza davasinda sanigin mahkûmiyetine karar verilebilmesi bakimindan göz önünde bulundurulmasi gereken herhangi bir soruna iliskin süphenin, mutlaka sanik yararina degerlendirilmesidir. Oldukça genis bir uygulama alani bulunan bu kural, dava konusu suçun islenip islenmedigi, islenmisse sanik tarafindan islenip islenmedigi veya gerçeklestirilme biçimi konusunda bir süphe belirmesi halinde de geçerlidir. Sanigin bir suçtan cezalandirilabilmesinin temel sarti, suçun hiçbir süpheye mahal birakmayacak kesinlikte ispat edilmesidir. Gerçeklesme sekli süpheli veya tam olarak aydinlatilamamis olay ve iddialar sanigin aleyhine yorumlanarak mahkûmiyet hükmü kurulamaz. Ceza mahkumiyeti; herhangi bir ihtimale degil, kesin ve açik ispata dayanmali, bu ispat hiçbir süphe ya da baska türlü olusa imkan vermemelidir. Toplanan delillerin bir kismina gözetilip diger kismi gözardi edilerek ulasilan kanaat üzerinden yüksek de olsa bir ihtimale sanigi cezalandirmak, ceza muhakemesinin en önemli amaci olan gerçege ulasmadan hüküm vermek anlamina gelecektir (YCGK, 11.6.2013 tarihli ve 36-294 sayili). Su hâlde, saniga isnat edilen fiilin sanik tarafindan icra edildiginin kabulü için, gerekçeli ve muhtemel süphenin tamamen yenilmesi gerekir. Zira kabili te'lif olmayan süphe ile gerçegin yan yana mevcudiyeti ile vicdani kanaate ulasilmasinin, mantik ve hukuk kurallari bakimindan mümkün oldugu söylenemez. Bu açiklamalar isiginda somut olay degerlendirildiginde; Olay tarihi itibariyla 8-9 yaslarinda olan magdure ...'in, teyzesinin damadi olan sanik tarafindan, yanlarinda inceleme disi magdure ... de oldugu hâlde parka götürüldügünü, bu sirada elinden tutan sanigin bir süre sonra elini kendi cinsel organina degdirecek sekilde çektigi, parkta otururken de cinsel organini kastederek "Görmek ister misin? Göstereyim mi?" dedigi, bunun üzerine magdurenin inceleme disi magdure ... ile birlikte olay yerinden kaçtigi, 2017 yilinin baslarinda da evine gittigi sanigin, cinsel organini hissedecegi sekilde magdureye sarildigi iddia edilen olayda; Olayi yaklasik sekiz yil sonra adli mercilere intikal ettiren inceleme disi magdure ...'nin magdure ...'ya yönelik herhangi bir eylemden bahsetmemesi, bu itibarla magdurenin saniga yönelik cinsel istismar iddialarinin soyut nitelik tasimasi ve sanigin tüm asamalarda magdureye yönelik cinsel istismarda bulunmadigina dair aksi kanitlanamayan savunmalari birlikte degerlendirildiginde; mahallinde ikame olunan ve tartisilan delillerin, gerekçeli/muhtemel süphenin tamamen ortadan kaldirilmasi ve sanigin müsnet sarkintilik suretiyle çocugun cinsel istismari suçunu isledigi yönünde vicdani kanaat olusmasi için yeterli olmadigi anlasilmakla in dubio pro reo/süpheden sanik yararlanir ilkesi geregince ispat edilemeyen suçtan beraat karari verilmesi gerektigi kabul edilmelidir. Bu itibarla, Bölge Adliye Mahkemesinin direnme kararina konu mahkûmiyet hükmünün bozulmasina karar verilmelidir. Çogunluk görüsüne katilmayan alti Ceza Genel Kurulu Üyesi; saniga isnat edilen sarkintilik suretiyle çocugun cinsel istismari suçunun sabit olmasi nedeniyle Bölge Adliye Mahkemesinin direnme gerekçesinin isabetli oldugu düsüncesiyle karsi oy kullanmislardir. V. KARAR Açiklanan nedenlerle; 1- Izmir Bölge Adliye Mahkemesi 15. Ceza Dairesinin 28.04.2021 tarihli ve 302-701 sayili direnme kararina konu mahkûmiyet hükmünün gerekçesinin ISABETLI OLMADIGINA, söz konusu hükmün, magdure ...’e yönelik sarkintilik suretiyle çocugun cinsel istismari suçunun sabit olmadiginin gözetilmemesi isabetsizliginden BOZULMASINA, 2- Dosyanin, Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmek üzere Yargitay Cumhuriyet Bassavciligina TEVDIINE, 15.01.2025 tarihinde yapilan müzakerede oy çokluguyla karar verildi.
yargitay.gov.tr