Trafik Kazası Nedeniyle Maddi Tazminat istemi, Hukuki Yarar Yokluğu

vioft2nnt8|2000BDFC6638|yunusbirbilen|tbl_sayfa|metin|0xfdff459c000000008701000001000500

Trafik kazasi sonucu tam kusurlu sürücünün ölmesi, araçta bulunan yolcunun agir yaralanmasi ve malul kalmasi sonucu tazminat talebi, belirsiz alacak davasi.Davanin belirsiz alacak davasi türünde açilabilmesi için, davanin açildigi tarih itibariyle uyusmazliga konu alacagin miktar veya degerinin tam ve kesin olarak davaci tarafca belirlenememesi gereklidir

T.C.
YARGITAY
4. HUKUK DAIRESI
E. 2018/2013
K. 2018/3870
T. 7.5.2018

TRAFIK KAZASI NEDENI ILE MADDI TAZMINAT ISTEMI

Davacinin Iddia Ettigi Maddi Zararin Miktarinin Belirli Oldugu - Belirsiz Alacak Davasina Konu Edilemeyecegi/Hukuki Yarar Yoklugundan Davanin Reddi Gerekirken Esasa Girilerek Karar Verilmesinin Isabetsiz Oldugu 

BELIRSIZ ALACAK DAVASI

 6100 S.K. Md. 107 Uyarinca Davanin Açildigi Tarihte Alacagin Miktarini Yahut Degerini Tam ve Kesin Olarak Belirleyebilmesinin Kendisinden Beklenemeyecegi veya Bunun Imkânsiz Oldugu Hâllerde Alacaklinin Hukuki Iliskiyi ve Asgari Bir Miktar ya da Degeri Belirtmek Suretiyle Belirsiz Alacak Davasi Açabilecegi - Davacinin Iddia Ettigi Maddi Zararin Miktari Belirli Olup Sartlari Bulunmadigi Halde Davanin Belirsiz Alacak Davasi Olarak Açildigi Durumda Hukuki Yarar Yoklugundan Davanin Reddi Gerektigi

HUKUKI YARAR YOKLUGU

Alacagin Belirlenebilmesinin Mümkün Oldugu/Belirsiz Alacak Davasina Konu Edilemeyecegi - Trafik Kazasi Nedeni Ile Maddi Tazminat Istemi

6100/m.107

DAVA ÖZETI : Dava, trafik kazasi nedeni ile maddi tazminat istemine iliskindir.

Mahkemece; davaya konu kaza ile ilgili olarak davaci adina sigorta sirketi tarafindan poliçe limitleri kapsaminda ödeme yapilmis olmasi ve düzenlenen sulh protokolü uyarinca davacinin baskaca bir alacaginin kalmamis olmasi nedenleri ile davanin reddine karar verilmistir. Davacinin iddia ettigi maddi zararin miktari belirli olup, dava dilekçesinde sartlari bulunmadigi halde davanin belirsiz alacak davasi olarak açildigi durumda hukuki yarar yoklugundan davanin reddi gerekirken esasa girilerek karar verilmesi bozmayi gerektirmistir.

DAVA : Davaci vekili tarafindan, davalilar aleyhine 03/04/2014 gününde verilen dilekçeyle trafik kazasi nedeni ile maddi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapilan yargilama sonunda; davanin reddine dair verilen 24/05/2016 tarihli kararin Yargitay'ca incelenmesi davaci vekili tarafindan süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafindan hazirlanan rapor ile dosya içerisindeki kagitlar incelenerek geregi görüsüldü:

KARAR : Dava; trafik kazasi nedeni ile maddi tazminat istemine iliskindir. Mahkemece davanin reddine karar verilmis; hüküm davaci vekili tarafindan temyiz edilmistir.

Davaci vekili; 25/08/2007 tarihinde maddi hasarli ve ölümlü trafik kazasi meydana geldigini, kazanin meydana gelmesinde otomobil sürücüsü ...'nin 17/03/2018 tarihli Adli Tip Kurumu Trafik Ihtisas Dairesinden alinan rapora göre tam kusurlu bulundugunu ve kaza sonrasi hayatini kaybettigini, müvekkilinin ise olay günü bu araçta yolcu olarak yer almasi nedeni ile kaza sonrasi agir yaralandigini ve malül kaldigini belirterek müteveffanin mirasçilari olan davalilardan müvekkilinin maddi zararinin tazmini isteminde bulunmustur.

Davalilar ... ve ... vekili ile ... vekili; davanin zamanasimina ugradigini, terekeye temsilci atandigini ve davanin tereke temsilcisine yöneltilmesi gerektigini; davacinin bütün zararinin kazayi yapan araca ait zorunlu mali sorumluluk sigortasini düzenleyen ... Sigorta A.S. tarafindan karsilandigini beyan ederek davanin reddine karar verilmesi gerektigini savunmuslardir.

Mahkemece; davaya konu kaza ile ilgili olarak davaci adina sigorta sirketi tarafindan poliçe limitleri kapsaminda ödeme yapilmis olmasi ve düzenlenen sulh protokolü uyarinca davacinin baskaca bir alacaginin kalmamis olmasi nedenleri ile davanin reddine karar verilmistir.

6100 Sayili Kanun'un 107. maddesine göre, davanin açildigi tarihte alacagin miktarini yahut degerini tam ve kesin olarak belirleyebilmesinin kendisinden beklenemeyecegi veya bunun imkânsiz oldugu hâllerde alacakli, hukuki iliskiyi ve asgari bir miktar ya da degeri belirtmek suretiyle belirsiz alacak davasi açabilir. Karsi tarafin verdigi bilgi veya tahkikat sonucu alacagin miktari veya degerinin tam ve kesin olarak belirlenebilmesinin mümkün oldugu anda davaci, iddianin genisletilmesi yasagina tabi olmaksizin davanin basinda belirtmis oldugu talebini artirabilir. Davanin belirsiz alacak davasi türünde açilabilmesi için, davanin açildigi tarih itibariyle uyusmazliga konu alacagin miktar veya degerinin tam ve kesin olarak davaci tarafca belirlenememesi gereklidir. Belirleyememe hali, davacinin gerekli dikkat ve özeni göstermesine ragmen miktar veya degerin belirlenmesinin kendisinden gerçekten beklenilmemesi durumuna ya da objektif olarak imkansizliga dayanmalidir. Madde gerekçesinde "Alacaklinin bu tür bir dava açmasi için, dava açacagi miktar ya da degeri tam ve kesin olarak gerçekten belirlemesi mümkün olmamali ya da bu objektif olarak imkansiz olmalidir. Açilacak davanin miktari biliniyor yahut tespit edilebiliyorsa, böyle bir dava açilamaz. Çünkü, her davada arandigi gibi, burada da hukuki yarar aranacaktir, böyle bir durumda hukuki yararin bulundugundan söz edilemez. Özellikle, kismi davaya dair yeni hükümler de dikkate alinip birlikte degerlendirildiginde, bastan tespiti mümkün olan hallerde bu yola basvurulmasi kabul edilemez." seklindeki açiklamayla, alacagin belirli veya belirlenebilir nitelikte olmasi durumunda, belirsiz alacak davasi açilarak bu davanin sagladigi imkanlardan yararlanmanin mümkün olmadigina isaret edilmistir.

Taraflar arasinda alacak miktari bakimindan uyusmazlik bulunmasi, talep sonucunun belirlenmesinin davacidan beklenemeyecek olmasi anlamina gelmez. Önemli olan objektif olarak talep sonucunun belirlenmesinin davacidan beklenemeyecek olmasidir (H. Pekcanitez, Belirsiz Alacak Davasi, Ankara 2011, s. 45; H. Pekcanitez/O. Atalay/M. Özekes, Medeni Usul Hukuku, 14. Basi, Ankara 2013, s. 448). Sadece alacak miktarinda taraflar arasinda uyusmazlik bulunmasi ya da miktarin tartismali olmasinin belirsiz alacak davasi açilmasi için yeterli sayilmasi halinde, neredeyse tüm davalarin belirsiz alacak davasi olarak kabulü gerekir ki, bu da kanunun amacina aykiridir. Çünkü, zaten uyusmazlik bulundugu için dava açilmakta ve uyusmazlik mahkeme önüne gelmektedir. Önemli olan davacinin talebini belirli kilacak imkana sahip olup olmadigidir. Burada, alacagin belirlenebilir olmasi ile ispat edilebilirliginin de ayrica degerlendirilmesi gerektigi unutulmamalidir. Davacinin talep ettigi alacagi belirlemesi objektif olarak mümkün, ancak belirleyebildigi alacagini ispat etmesi, kanunun öngördügü sekilde (elindeki delillerle) mümkün degilse, burada da belirsiz alacak davasi açilacagindan söz edilemez. Çünkü, bir alacagin belirlenmesi ile onun ispati ayri seylerdir. Davaci, talep konusu yaptigi alacagini çok net sekilde belirleyebilir; ancak her zaman onu ispat edecek durumda olmayabilir. Aksinin kabulü, her ispat güçlügü olan alacagi belirsiz alacaga dönüstürmek gibi, hem kanunun amacina hem de genel ilkelere aykiri bir durumu ortaya çikartabilir. Alacagin miktarinin belirlenebilmesinin, tahkikat asamasinda yapilacak delillerin incelenmesi, bilirkisi incelemesi veya kesif gibi sair islemlerin yapilmasina bagli oldugu durumlarda da belirsiz alacak davasi açilabilecegi kabul edilmelidir. Ne var ki, bir davada bilirkisi incelemesine gidilmesi belirsiz alacak davasinin açilabilmesi için yeterli degildir. Bir davada bilirkisiye basvurulmasina ragmen davaci dava açarken alacak miktarini belirleyebiliyorsa, belirsiz alacak davasi açilamaz, (Yargitay Hukuk Genel Kurulu 02/11/2016 gün, 2015/22-1078 esas ve 2016/1010 karar sayili ilami)

Belirli bir tür davanin veya belirli kisilerin açtigi davalarin bastan belirli veya belirsiz alacak davasi oldugundan da söz edilemez. Her bir davaya konu alacak bakimindan, belirsiz alacak davasina dair ölçütlerin somut olaya uygulanarak, belirleme yapilmasi gereklidir. 6100 Sayili Hukuk Muhakemeleri Kanunu ile birlikte belirsiz alacak davasi ile kismi davaya dair yeni düzenlemedeki sinirin tam olarak tespit edilemedigi, birinin digeri yerine kullanildigi sikça görülmektedir. Oysa bu iki davanin amaci ve niteligi ayridir. Alacak, belirli veya belirlenebilir ise, belirsiz alacak davasi açilamaz; ancak sartlari varsa kismi dava açilmasi mümkündür.

Somut olayin özellikleri dikkate alinarak, yukarda belirtilen açiklamalar isiginda, davanin belirsiz alacak davasi olarak açilabilmesi için gerekli sartlarin bulunup bulunmadiginin degerlendirilmesine gelince; davacinin davasini 6100 Sayili Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 107. maddesi uyarinca belirsiz alacak davasi olarak açtigi, halbuki aracin zorunlu mali sorumluluk sigortasini yapan ... Sigorta A.S tarafindan düzenlenen Aktüeryal Raporuna göre davacinin maluliyet tazminatinin 150.298,61 TL olarak hesaplandigi ve bu dogrultuda sigorta sirketi tarafindan davaciya 106.338,00 TL ödeme yapildigi ve yapilan ödeme sonucunda davaci vekili ile ... Sigorta A.S arasinda 17/03/2008 tarihli Sulh Protokolü imzalandigi anlasilmaktadir.

Su durumda, davacinin iddia ettigi maddi zararin miktari belirlidir. Dava dilekçesinde sartlari bulunmadigi halde davanin belirsiz alacak davasi olarak açildigi durumda hukuki yarar yoklugundan davanin reddi yoluna gidilmelidir. Çünkü, alacagin belirlenebilmesi mümkün iken, böyle bir davanin açilmasina Kanun izin vermemistir. Bu sebeple mahkemece, davaya konu edilen zararin gerçekte belirli bir alacak oldugu ve dolayisiyla belirsiz alacak davasina konu edilemeyecegi anlasilmakla, hukuki yarar yoklugundan davanin reddi gerekirken yazili sekilde esasa girilerek karar verilmesi dogru olmamis, kararin bu sebeple bozulmasi gerekmistir.

SONUÇ : Temyiz edilen kararin yukarda açiklanan sebeplerle BOZULMASINA ve pesin alinan harcin istenmesi halinde iadesine, 07.05.2018 tarihinde oybirligiyle karar verildi.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

kazanci.com.tr



Şimdi Ara
Hemen Sor